20 Mart 2013 Çarşamba

Fenerbahçe, TBMM, Yargıtay üçgeni


Kulislerde konuşulmaya başlanan bir takım gelişmeler var.

Şöyle ki; Fenerbahçe'nin ileri gelenleri tarafından TBMM'de gruplara ziyaretler düzenleniyor.
Peki neden?
Yargıtay'da şuan inceleme aşamasında olan ŞİKE davasında olası bir onama durumunda 6222'den, yani şikeden alınan cezaların ertelenmesi hususu.
Yani Fenerbahçe 6222'den alınan cezaların CMK 231gibi "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması" uygulanmasını istiyor.


Aslında kısmen de olsa bunun yolu açık. Şöyle ki, 6222 sayılı yasada 31 Mart 2011 tarihinde yapılan değişiklik ile "Bu suçtan alınan cezalar ERTELENEMEZ kısmı maddeden çıkartıldı. Yani aslında şikeden alınan cezaların ertelenmesinin yolu açık.

AMA
Ama CMK 231'de yapılan tarife özellikle Aziz Yıldırım uymuyor.
Nasıl mı?
Öncelikle CMK 231'e bakalım;
(6) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;

a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,
gerekir. 
Özellikle altını çizdiğim noktaya dikkat edin. Erteleme verilebilmesi için sanığın başka bir suçtan hüküm giymemiş olması gerekmekte. Yani kişinin ilk suçunun ŞİKE suçu olması gerekir.

Peki, Aziz Yıldırım'ın ŞİKE'den aldığı ceza ilk cezası mı?
HAYIR DEĞİL!


Nasıl mı? Bakalım hep birlikte.
Önce sabah gazetesinin 23 Şubat 2012 tarihli haberine bakalım:

Futbolda şike" iddiaları üzerine aralarında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu 23'ü tutuklu 93 sanık için açılan davanın 7. duruşması görülmeye başlandı.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın Gebze Asliye Ceza Mahkemesi'nde ertelenmiş bir sabıka kaydı olduğuaçıklandı. Fenerbahçe Başkanı Yıldırım, "Kooperatif işi olabilir ama hatırlamıyorum" dedi.
 Devam edelim.
Bazıları diyecek ki, "hani arkadaş; delil nerede?" diye.
Numara kafası malum.
İŞTE SİZE SABIKA KAYDININ BELGESİ


Yani görüleceği üzere 6222'den ötürü alınan cezalara erteleme yolunu açacak bir kanun düzenlemesi dahi Aziz Yıldırım'ı kurtaramayacak.

Gelelim diğer hususlara.
Malum bu kişiler sadece şikeden değil örgütten de ceza aldılar.
Diyelim ki örgütle ilgili kısmın ertelenmesi için bir değişiklik yapıldı.
Bu bana göre İMKANSIZ. Çünkü örgütlü suçlardan içeride bulunan binlerce tutuklu ve hükümlüye TAHLİYE yolu açılacak. Ki bir kişi için bu riske girilmez.

Ya da diyelim ki "Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması"nı düzenleyen CMK 231 üzerinde değişiklik yapıldı ve İLK SUÇ madde kapmasından çıkartıldı.

Bu yine binlerce ikinci veya üçüncü suçunda içeride hükümlü bulunan kişilere TAHLİYE yolunu açacaktır. 
Ki yine bu bana göre mümkün değil.

ANCAK
Malumunuz devletin üst kademeleri bu aralar teröristler ile çok içli dışlı. 
Ve adli kulislerde GENEL AF yüksek sesle konuşulmaya başlandı.
Evet Aziz Yıldırım ve çetesinin kurtulmasının tek yolu GENEL AF. O da olacak gibi.

Yani kişiye özel bir düzenleme OLMAYACAK.

Peki, bu tür söylentiler neden çıkıyor?
Çünkü BAZI kişilerin yaptığı temaslarda gördüler ki dosya onanacak, kişiler kalan cezalarını infaz etmek için içeriye girecekler. 
Evet gerçekten de alınan duyumlara göre ilgili Yargıtay dairesi hiçbir şekilde ne siyasi ne de sportif baskıya boyun eğiyor. Ve TARAFSIZCA dosyayı görüşüp NİSAN SONU gibi karara bağlama aşamasında. Bu yüzden de TUTUŞAN bazı kesimler bu tür spekülasyonlar üretiyor, kamuoyunun tepkisini ölçüyor.
CEZALAR ERTELENMELİ zemini oluşturup ilgili Yargıtay dairesi baskı altına alınmaya çalışıyor.

Bizler de dilimiz döndüğünce bunun MÜMKÜN OLMADIĞINI söylüyoruz ki; aklı başında kişiler bu tür söylemlerin gazına gelip bu konuda görüş bildirmesin ve istenen kamuoyu oluşturulamasın.

Burada BİZLERE düşen ise; bu yazının içeriğini iyi özümseyip bu tür söylemlere prim vermemek.

BÜYÜK GALATASARAYLI!
Bahar kapıdadır, sadece sükut olmamalı, bu pisliklere rahat kulis şansı vermemeliyiz.
Bu bir rica değil; GÖREVDİR.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder