Ulaşılamayana Ulaşmak

Ulaşılamayan, elde edilemeyen, elde ettiğimizi kaçırma durumunda hissettiğimiz olgudur kıskançlık. Ya da başkasının sahip olduğuna kendisinin de sahip olması gerektiğini düşündürür insanlara, gruplara ve sınıflara. Hal böyle iken bu hayatta kıskanılmak elbette olağan. Ben beşiktaş taraftarının durumunu bu boyutta görüyorum. Aslında Galatasaray'ın elde ettiği başarıya karşın yapılanın nefret  içerdiğini bilmeme rağmen yine de olaya kıskançlık boyutundan yaklaşmayı uygun görüyorum. 

Galatasaray'ı kıskananların başkanı bakın ne diyor;

"Galatasaray'ın çeyrek finale yükselmesine sevindiğini kaydeden Orman, ''Galatasaray camiasını ve Galatasaraylıları tebrik ediyorum. Rakiplerimizin yenilmesiyle sevinen başkan modeli değilim. İkisinin de (Galatasaray ve Fenerbahçe) kazanmasından bir Türk vatandaşı olarak keyif alıyorum. Dün de maçıkeyifli bir şekilde seyrettim. Son dakikada atılan gol de mutluluk verdi. Rakiplerimizi tebrik ediyorum. Seneye darısı başımıza inşallah"

 Beşiktaşlı FEDAkar taraftarlara ufak tavsiyem olacak. Başkanınız  bu şekilde düşünürken sizde en azından şu şekilde düşünün.;
"Başkalarının iyi haline bakıp üzülme, senin haline de bakıp kıskanan çok kişi vardır."
Russy Rubutin

Galatasaraylı taraftarlar tepki konusunda haklı. Çünkü kuruluş amacımız belli; "Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek."